Gurmelerin mutlaka gitmesi gereken şehirler!

Yazar Kadir Toprakkaya

Türkiye’de, aradığı lezzeti bulmak için uzak diyarlara yolculuk etmeyi, farklı lezzetler tatmak için yerküreyi bir uçtan diğerine kat etmeyi göze alan turistlerin sayısı giderek artıyor. Online seyahat arama sitesi momondo, damak tadına düşkün olanlar için dünyanın dört bir yanındaki lezzet duraklarını bir araya getiren bir rehber hazırladı. İşte gurmelerin mutlaka gitmesi gereken şehirler ve tüyolar…

1- Sokak yiyecekleri – Hanoi, Vietnam

Sokak yiyecekleri denince akla Vietnam gelir. Başkent Hanoi’de taze lezzetler sunan sokak satıcıları, yiyecek arabaları ve derme çatma kafeler bulabilirsiniz. Marine edilmiş etle yapılan yumuşacık bir tür mantı olan Banh Bao’nun keyfini çıkarabilir, nilüfer kökü aromalı pirinç lapası deneyebilir veya şehrin en iyi dana etli eriştelerini bulmak için kendinizi bir rehbere emanet edebilirsiniz. Yumurta beyazlarından yapılan geleneksel bir kahve olan Ca pha trang ise mutlaka denenmeli.

vietnam

2- Sıra dışı yiyecekler – Tokyo, Japonya

Sınırları zorlamak istiyorsanız, Tokyo sizin için biçilmiş kaftan. Alışılmadık konseptleriyle ünlü bu şehirde, bir hapishane hücresinde kelepçeli olarak yemek yiyebilirsiniz; dilerseniz de robotlar size servis yapabilir. Ayrıca Japonya, eşek arılı krakerlerin ve ahtapotlu dondurmanın arkasındaki yaratıcı deha. Peki bunların yanında körili limonata içmeye ne dersiniz?

3- Tatlı krizi – Paris, Fransa

Paris’te “tatlıcıların” aradığını bulamama şansı yok. Angelina’nın ünlü sıcak çikolatası için kuyrukta beklemeniz gerekse de, buna değer. Jacquez Genin’in yaptığı milföy “à la minute” o kadar lezzetli ki, kendisi “hamur işinin Picasso’su” olarak anılıyor. 2006 yapımı Marie Antoinette filmindeki tatlılar yaratıcısı olan pastan
e Ladurée’den makaron almak, mücevher alışverişinden farksız. Çikolata uzmanı Jean-Paul Hévin ve Pierre Hermé’nin şaheseri olan İsfahan kruvasanını tatmayan ise pişman olur.

4- Yavaş yemek – Floransa, İtalya

Elbette İtalya’ın tüm bölgeleri olağanüstü lezzetlerle dolup taşıyor, ancak “yavaş pişirme”, “yavaş yeme” ve “tatlı tembellik” denince akla ilk olarak pastoral Toskana bölgesi geliyor. Prosciutto, pecorino ve pappardelleler için doğru adres bölgenin başkenti Floransa ve hazır oraya kadar gitmişken “Bistecca Fiorentina” adı verilen, yaklaşık bir kiloluk bifteği denemeden dönmek olmaz tabii…

italya

5- Yiyecek festivalleri – New York, ABD

New York adeta yemekle nefes alıyor! Örneğin Brooklyn’deki Smorgasburg hafta sonu pazarında, dünyanın akla gelebilecek her ülkesinden yiyecekler satılıyor, Broadway Bites yemek pazarı ise yerel aşçıları ve küçük işletmeleri desteklemek amacıyla düzenleniyor. Bunlara ek olarak Food Film Fest’te film izlerken beyazperdedeki yiyecekleri tadabilir, NYC Wine & Food Festival’da mozzarella yapmayı öğrenebilir, Central Park’ta şampanya ve kızarmış tavukla ziyafet çekebilirsiniz. Liste uzayıp gidiyor, bizden söylemesi…

tourmag turizm dergisi

İLGİLİ HABERLER