Kurban Bayramı tatilinde Edirne’yi ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin kent mutfağının en meşhur lezzeti tava ciğerine yoğun ilgisi, ciğerciler için adeta “çifte bayram” havası estirdi. İstanbul, Tekirdağ ve Kırklareli başta olmak üzere birçok şehir ile Bulgaristan ve Yunanistan’dan gelen ziyaretçiler, Edirne’nin tarihi mekanlarını ziyaret ettikten sonra tava ciğeri yemek için ciğercilerin yolunu tuttu.
Edirne’yi Tanıtma ve Tava Ciğeri Kalite Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar, konu ile ilgili yaptığı açıklamada bayram tatilinin 10 gün olması dolayısıyla kenti birçok yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiğini söyledi. Tatil nedeniyle Türkiye’nin her tarafında canlılık yaşandığını belirten Dinar; “Akdeniz, Karadeniz, Güneydoğu, Marmara ve diğer bölgelerde de canlılık yaşandı. Tarihi ve turistik yerleri tercih edenler, tabi ki Osmanlı’ya 92 yıl başkentlik yapmış, dünyanın tarihi eser açısından en zengin kentlerinden Edirne’yi de ziyaret ettiler. Edirne’ye gelince tava ciğer yenmez mi? Yerli ve yabancı turistler, dünyaca meşhur tava ciğerimizi doya doya yedi” şeklinde konuştu.
DİNAR: GÜZEL VE BEREKETLİ BİR BAYRAM GEÇİRDİK
Kurban Bayramı süresince de ciğercilerin yoğun olduğunu aktaran Bahri Dinar, açıklamalarının devamında şunları ifade etti: “Misafirlerimiz serhat şehrimizdeki muhteşem Selimiye, Eski ve Üç Şerefeli Camilerimizi ziyaret ettikten sonra tarihi köprülerimizi, külliyemizi, müzelerimizi ve nehirlerimizi gezdiler. Bu geziden sonra ise ‘Hadi bakalım karnımız açıktı, tava ciğer yiyelim’ dediler. Tabii ki biz ciğerciler de bu 10 günlük bayram tatilimizde nasibimizi, bereketimizi aldık. Allah bereket versin, güzel bir bayram geçirdik. Ayrıca güzel havalarda işler hep hareketli oluyor. Bayram tatilinde de havanın güzel olması, insanların doyasıya gezebildiği bir ortam oluşturdu.”
EDİRNE, ÇOK YÖNLÜ TURİZMİN BAŞKENTİ
Edirne’deki Osmanlı mutfağının gastronomi turizmi açısından önemli bir değer olduğunu vurgulayan Dinar, kentin çok yönlü turizmin başkenti olduğunu, tarihi eser sayısı bakımından dünyadaki en zengin kentlerden biri olduğunu söyleyerek; “Bölgemiz denizi, doğası, yeşiliyle eşsiz yerlerden biri. Yerli-yabancı turistlerimiz de bu zenginliği ziyaret ettikten sonra tabi ki meşhur tava ciğerimize ilgi gösteriyor. Tava ciğerimizin tarifini de istiyorlar. Tarifi sakınmadan veriyoruz. Neticede Edirne’ye geldiklerinde turistlerimiz tava ciğer yiyecektir. Bu işin finali tava ciğerdir” değerlendirmesinde bulundu.
EDİRNE TAVA CİĞERİ TARİFİ
Tava ciğerin damaklarda unutulmaz ve vazgeçilmez bir tat bıraktığını anlatan Edirne’yi Tanıtma ve Tava Ciğeri Kalite Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar, tarifini de şöyle verdi: “Ciğerimizi iki yaşını geçmemiş, Trakya’da yetişen danaların karaciğerinden yapıyoruz. Zarını aldıktan sonra ince ince doğruyoruz. Buraya dikkat edelim, doğrama işlemi sanatsal bir olay aynı zamanda. Ciğerimizi bol sudan geçirdikten sonra dinlenmeye bırakıyoruz. 20-25 dakika sonraysa Edirne unuyla unluyoruz. Özel tavalara döktüğümüz Edirne yağını güzelce kızdırdıktan sonra kehribar gibi sarı, kelebek kadar hafif ciğerlerimizi damaklara layık şekilde hazırlıyoruz. Tabii yanında olmazsa olmazı Karaağaç acı biberiyle sunuyoruz.”
