TOURMAG Turizm Dergisi’ndeki yazılarını büyük bir heyecanla beklediğiniz yazarımız Saffet Emre Tonguç, bütün dünyanın büyük bir endişeyle izlediği İsrail-Filistin savaşını, “Acının rengi yok!” başlığıyla kaleme aldı.
YÜZYILLARDIR DA KADERİ DEĞİŞMEDİ
Saffet Emre Tonguç, Kudüs’ün üç büyük din için çok önemli bir yer olduğunu dile getirerek başladığı yazısında; “Kozmopolit kelimesinin ifade edemeyeceği kadar zengin ve karmaşık bir inanç ve kültür harmanına sahip. Bu yüzden uğruna çok kan dökülmüş, çok gözyaşı akıtılmış. Yüzyıllardır da kaderi değişmedi” ifadelerini kullandı. İşte, onun yazısından notlar:
YOBAZLIĞIN DİNİ, DİLİ, IRKI YOK
“Kudüs’te günlerdir Müslüman Filistinlilerin yaşadığı acıları görmek çok üzücü. Dünyanın neresinde olursanız olun, hangi dine inandığınız ya da millete mensup olduğunuz fark etmeksizin, eğer başkaları acı çekerken sevinebiliyorsanız, insanlığınızı sorgulamanız gerekir. Ne yazık ki Mescid-i Aksa’dan ateşler yükselirken atılan sevinç çığlıklarını utanarak izledim. Bu bir yobazlık ve bence yobazlığın dini, dili, ırkı yok. Çocukların bombalar altında ölmesini hangi siyaset haklı çıkarabilir ki!
ACI DEĞİL, VİCDANLAR KONUŞSUN!
Keşke elimizden kınamaktan, üzülmekten dahası gelse… En büyük dileğim, Kudüs’te artık acının değil, vicdanların konuşması! Aslında duanın gücüyle sarmalanmış çok özel bir atmosfere sahiptir Kudüs. Şimdiye dek 130’dan fazla ülke, 1400 civarı şehir gördüm ama Kudüs’teki havayı hiçbir yerde yaşamadım. Mekke ve Medine’nin ardından Kudüs, İslamiyet için en kutsal üçüncü yer.
KUDÜS’E GİTMEK, YARI HAC DEMEKTİR
Müslümanlar için Kudüs’e gitmek, yarı hac demektir. Çünkü Hz. Muhammed’in Miraç gecesi cennete yükseldiği yer olan Kubbetüs Sahra burada. Üzerine basarak Miraç’a yükseldiği muallak taşı da yine aynı yerde. Bu taşın bir önemi daha var ki Hz. İbrahim, canından çok sevdiği oğlunu kurban etmek için boynunu buraya yatırmış. Müslümanlar için Kudüs’teki kutsal mekanlar Kubbetüs Sahra ve Mescid-i Aksa’dır. Ama iki yapı genellikle karıştırılır. Altın çatısı olan Kubbetüs Sahra ve Hz. Ömer Kudüs’ü aldıktan sonra yaptırılmış.”
