“Otelcilik tutkuyla yapılacak bir iştir”

Yazar Haber Merkezi
İstanbul Ataköy’deki Hyatt Regency’nin Genel Müdürü Stefan Radstrom otelciliği değerlendirdi.
Türkiye’de Hyatt markasıyla hizmet veren Ataköy’deki üçüncü otel, Hyatt Regency kapılarını 12 Ocak’ta konuklarına açtı. Hyatt Regency Genel Müdürü Stefan Radstrom sektöre bakışını ve otelini Turizm Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TUYED) yönetimine değerlendirdi.
Otelciliği bir meslek olmanın ötesinde yaşam tarzı sunma sanatı olarak gören Radstrom, şunları söylüyor: “Son derece sağlıklı olduğuna inandığım çetin rekabet şartlarında, otelinizi öne çıkaracak adımları atmanız gerekiyor. Otelimizi müşteri dostu bir tesis haline getirmek istiyoruz. Bu ilk etapta kulağa hoş gelse de uygulaması sanıldığı kadar kolay değildir. Ancak otelcilik tutkuyla yapılan bir iş olduğundan bundan kaçamazsınız. Tutkuyla yapılan işte etrafınızda hizmeti içinden gelerek sunan insanlar olmalı. Çalışanlarımıza otelcilikle ilgili bazı teknik konuları öğretebilirsiniz. Ama içtenliği, tutkuyu öğretemezsiniz bunların doğal ve kalpten gelerek yapılması gerekiyor.”
Radstrom , gemiyi andıran çağdaş bir tasarımla inşa edilen Hyatt Regency İstanbul Ataköy’ün mimari çizgilerinde, İstanbul’un doğu ve batı medeniyetlerinin buluşma noktası olma özelliğinin dikkate alındığını söylüyor. Tasarımda geleneksel ve bölgesel unsurların yanı sıra ülkemizin Osmanlı İmparatorluğu’na uzanan zengin ve köklü denizcilik mirasının da izleri görülüyor. Aynı zamanda binanın iç ve dış tasarımında, suyun doğal akışını yansıtan ayrıntılara da yer verilmiş.
Otantik mutfaklar 
Hyatt Regency İstanbul Ataköy’de oldukça geniş ve aydınlık toplam 284 oda var. Bu odaların 30 tanesi süit oda niteliğinde. Odalar şehir ve deniz manzaralı.  Konuklar, ihtiyaçlarına göre en küçüğü 31 metrekare, en büyüğü de 230 metrekare olan odalar arasında seçim yapabiliyor ve tüm odalarda 5 yıldızlı konaklamanın tüm unsurlarını sunuluyor.
Otelde Brezilya’dan tapas şefi, Uzakdoğu lezzetleri için de Endonezya’dan 2 usta getirdiklerini anımsatan Radstrom, “Lobi katında yer alan Brizo, konuklara hem açık havada hem de kapalı iç mekânda, Marmara Denizinin harikulade manzarası eşliğinde yemek yeme imkânı sunuyor” diyor. Brizo’nun menülerinde, Doğu Akdeniz mutfağının ağırlıkta olduğunu ifade eden Radstrom şu bilgileri veriyor: “Özgün pişirme yöntemlerine sadık kalınarak hazırlanan yemekler, taze ve mevsimlik seçeneklerle zenginleştiriliyor. VUE Lounge & Bar ise açık terası, özel dekoru ve iddialı içki menüleri ile dikkat çekiyor. Otelin 17. katındaki VUE Lounge & Bar’da içecekler yudumlanırken hem içeride hem de terastan Marmara Denizi’nin eşsiz manzarasını izlemek mümkün. Buradaki Ceviche barı otantikliğiyle dikkat çekiyor. Dünyanın yeni gözdesi olan Ceviche’de, Güney Amerika tapasları, fıçılarda yıllandırılmış alkollü içecekler ve kokteyller eşliğinde manzara ile müzik sunuyoruz.”
Otelinin yeni bir marka olması, bulunduğu konum ve birçok yere yakınlığından dolayı tercih edilen mekân haline geldiğine dikkat çeken Radstrom açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Şehir resort oteli şeklinde hizmet veren tesisimiz iş toplantıları, düğünler, tatil, eğlence-dinlence turizmine hizmet veriyor. Bu özelliklerimize hizmet anlayışımızı da koyarak, ilk yıl yüzde 60’lık doluluğa ulaşmayı hedefliyoruz. Bu hedefin biraz agresif olduğunun farkındayım. Burası dünya genelinde açılışını yaptığım 10’ncu otel. Yıllar içinde edindiğim deneyim, birikimlerime otelin konumu ve İstanbul’un potansiyelini eklediğimde, bu hedefin gerçekçi olduğunu söyleyebilirim.”
tourmag turizm dergisi

İLGİLİ HABERLER