Fazla güzel bir şehir: Zürih hakkında herşey!

Yazar Haber Merkezi

Zürih, her adımda “Bu kadar da olmaz” diyecek kadar düzenli, insanları fazla şık, göl manzaraları fazla güzel, çikolataları fazla lezzetli bir şehir. Bu yüzden olsa gerek Zürih dünyanın en yaşanılabilir şehirleri listesinde her zaman üst sıraları zorluyor.
İsviçre’nin en büyük şehri olan Zürih adını şehri boydan boya dolaşan Zürih Gölü’nden alıyor. Her mevsim başka güzel olan göl, gün batımında kendisini ziyaret edenlere etkileyici pozlar veriyor. Zürih Gölü ve Limmat Nehri’nin kesişme noktasına kurulmuş olan şehir, İsviçre’nin finans ve kültür başkenti olarak anılıyor. Etrafta dolaşırken gördüğümüz herkesin bu kadar şık olmasının temel sebebi de bu. Şehirde çok fazla iş merkezi var ve burada çalışanlar şehrin nüfusunun çoğunluğunu oluşturuyor. Eğer şehre bizim gibi trenle gidiyorsanız tren istasyonundan iner inmez şehir merkezine ulaşıyorsunuz. Zürih’in en ünlü caddesi olan Banhoffstrasse’de dünyaca ünlü markaların DEV mağazaları bulunuyor. Şehirde üç büyük kilise var. Grossmünster, Fraumünster ve St Peterskirche. Grossmünster, 12. yüzyıldan kalma Romanesk ve Gotik tarzda yapılmış bir katedral. Katedralin çan kulesine çıkınca müthiş bir Zürih manzarasıyla karşılaşıyorsunuz. Fraumünster Kilisesi’nde ise ünlü ressam Marc Chagall’in renklendirdiği vitraylar bulunuyor.

SANATA DOYACAKSINIZ
Zürih sanat açısından oldukça doyurucu bir şehir. Dadacı sanat akımının çıkış yeri olduğu bilinen Zürih’te 50’yi aşkın sanat galerisi ve pek çok müze bulunuyor. Bu müzelerden en ünlüsü Grossmünster Katedrali’ne iki-üç dakika uzaklıkta bulunan Güzel Sanatlar Müzesi. Burada Ortaçağ’dan 20. yüzyıla kadar pek çok farklı ressamdan ve dönemden eserler bulunuyor. Müzede Van Gogh, Picasso, Monet ve Munch gibi sanatçıların eserlerini görmek mümkün.Rietberg Müzesi ve Çağdaş Sanatlar Müzesi de sanatseverlerin ilgisini çekecek müzeler arasında. Şehirde ayrıca Zürih’te yaşamış tarihi kişilerin evleri müze haline getirilmiş. Şehrin farklı bölgelerinde, Franz Kafka, Bertolt Brecht, Vladimir Lenin, Albert Einstein gibi isimlerin evleri var. Bu evler ayrıca Zürih’in tarihi evlerinin yapısını da görme şansı veriyor. Zürih’te iki-üç asrı devirmiş binalar sanki yeni yapılmışçasına bakımlı. Burkliplatz’tan kalkan teknelerle Limmat Nehri’nde tura çıkıp, nehrin iki yakasındaki tarihi binalar incelenebilir. Bu gezilerin arasında şehrin ünlü ve tarihi çikolatacısı Sprüngli’de kahve ve tatlı molası vermeyi unutmayın. Buradaki rengarenk pasta ve çikolatalar insana tatlının da bir sanat eseri olabileceğini düşündürüyor. Şehirde gezerken adım başı karşımıza çıkan heykeller dikkatimizi çekiyor. Heykeller genellikle çeşmelerin etrafında bulunuyor. Her bir heykelin hikayesi üzerinde yazıyor.

YEMEKLİ TRAMVAY
Zaten genel anlamda sakin bir şehir olan Zürih’te gece olunca etraf iyice sakinleşiyor. Ancak irili ufaklı restoranlar ve pub’lar şehirde hayatın sürdüğünün göstergesi. Şehrin merkezinde bulunan turistik restoranlar genelde ahşap dekorlu, loş ışıklı küçük ve şirin yerler. Eğer hem şehri görmek hem de İsviçre’ye özgü lezzetli yemekler tatmak isterseniz akşam 7’de kalkan tramvaya bilet alabilirsiniz. Yemekten sonra pub’larda Avrupa biraları içerek günü tamamlamak iyi bir fikir.

GÜNE PEYNİRLE BAŞLAYIN
Zürih’te güne çeşit çeşit peynir tadarak başlayabilirsiniz. Gruyere peyniri tadılmadan dönülmemesi gereken tatlardan. Kılıçta süt danası ve özel sostan oluşan Burgermeister Schwert, İsviçre’ye özel yemekler arasında. İsviçre deyince ilk akla gelecek lezzetlerden olan fondüyü de es geçmemek gerek. Çikolatalara gelecek olursak… Kendinizi durdurmazsanız beyazından, bitterine farklı çeşitte ve lezzette olan çikolataları sonsuza kadar tadabilirsiniz. Mövenpick dondurmasının da İsviçre’den çıkma olduğunu hatırlatmakta fayda var.

ÇOCUKLU GEZGİNLER İÇİN ÖNERİLER
Zürih çikolatalarıyla olduğu kadar oyuncakçılarıyla da ünlü bir şehir. İsviçre’nin en ünlü oyuncakçılarından Franz Carl Weber’in Bahnofstrasse’de bulunan dört katlı dükkanında bulunan binlerce oyuncakla hem çocuklar hem de yetişkinler kendini kaybedebilir. Zürih’te bir de Oyuncak Müzesi bulunuyor. Ufak sayılabilecek müzeye giriş ücretsiz. Zürih hayvanat bahçesi de çocuklu gezginler için güzel duraklardan bir tanesi. 1929 yılında kurulmuş olan hayvanat bahçesinde ortalama 300 türden 2 bin 200 hayvan yaşıyor.

KALACAK YER BULMAK ZOR
Bu düzenli şehirde gitmeden kalacağınız yeri belirlemelisiniz. Otel rezervasyonu yaptırmazsanız hostellerde dahi yer bulmak güç. Otellerin gecelik oda fiyatı 250 TL ile 2 bin TL arasında değişiyor.

KÜÇÜK BİR NOT
Şehirle ilgili her şey iyi, hoş ancak kusursuza yakın şehirde fiyatlar biraz yüksek. İsviçre genel olarak komşu ülkelere oranla pahalı bir yer. Bu gezi için ulaşımdan konaklamaya, yemekten müze girişlere normalin biraz üzerinde bir bütçe ayırmak gerekli. Durumu somutlaştıracak olursak İsviçre’de 50 cl’lik su 3, bazı yerlerde ise 4 Frank. Frank’ın bugün 2,6 TL’ye denk geldiği düşünülürse varsın gerisini siz hesaplayın.

tourmag turizm dergisi

İLGİLİ HABERLER