Corona, 2020’de dünya turizm sıralamasını değiştirecek

Yazar Kemal Sinmez

Bugünlerde dünya içine kapandı. İnsanlar kapısından dahi çıkmak istemiyor. Hayat çok değerli, çünkü dönüşü yok. Corona virüs, hata veya suistimal kabul etmiyor. Tüm korumalara rağmen hastaneler virüs bulaşmış hastalarla dolu. Karantinalar en üst değerlerde, sınırlar kapalı, uçuşlar yok. Hayat yavaşlamış, turizm durmuş durumda.

Hal böyleyken Türk turizm sektöründe bir ilk yaşandı. 1895 yılında açılan, Mustafa Kemal Atatürk ve Winston Churchill gibi dünya liderlerini, Greta Gabro ve Agatha Christie gibi dünyanın en ünlülerini ve Avrupa sosyetesini ağırlayan abide bir hotel ışıklarını söndürdü ve sessizliğe büründü. Dünyanın çehresini, ülkelerin sınırlarını değiştiren milyonlarca insanın hayatını kaybettiği 1. Dünya ve 2. Dünya Savaşlarında bile hizmete en zor şartlarda dahi devam eden Pera Palace Hoteli, corona virüs salgınının etkisine dayanamadı. Dünya savaşlarının kör kurşunlarına direnen Pera Palace Hoteli, sinsi virüs kapısından içeri girmesin diye web sitesinde “Oda müsait değil” uyarısıyla sessizce kapılarını kapattı.

Oysa nisan ve mayıs ayı, iş seyahatlerinin ve iş toplantılarının en yüksek olduğu sezondur. Yaz tatilinden önce kongrelerin tavan yaptığı dönemdir. Sahil bölgelerinde otellerin açıldığı, uçakların yoğunlaştığı dönemdir. Geçen yıl bu dönemlerde sektörün yüzü gülüyor, yeni rekorlar kırılıyordu. 2019 yılı sonunda turizmcilerin cepleri dolu ve mutluydu. Türkiye turizmi ilk defa 52,5 milyon turist ağırladı ve dünya 6.’sı olarak sıralamadaki yerini korudu.

HAYDİ TÜRKİYE, 2020 YILINDA TURİZMDE DÜNYA BİRİNCİLİĞİNE!

2019 yılında turizmde dünya sıralamasında ilk 7 sıradaki ülkeler yer değiştirmemişti. Sadece farklı konseptlerde turizm aktivitelerine yer veren 10. sıradaki Tayland, hızlı bir yükselişe geçmiş ve 10. sıradaki yerinden Almanya ve İngiltere’nin önüne geçerek 8. sıraya yükselmişti. Gelen turist sayılarına göre 1. Fransa 90,2 milyon, 2. İspanya 83.8 milyon, 3. ABD 78.7 milyon, 4. Çin 67,5 milyon, 5. İtalya 64,6 milyon, 6. Türkiye 52,5 Milyon, 7. Meksika 44,9 milyon, 8. Tayland 39,7 milyon, 9. Almanya 39,4 Milyon, 10. İngiltere 36,9 milyon turist ile dünyanın ilk 10 ülkesi arasında yerlerini aldılar.

2020 Ocak ayında yapılan Emitt 2020 24. Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’nda, T.C Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve sektör temsilcisi kuruluşların yöneticilerinin yüksek vizyonlu hedefleri ön plana çıkmıştı. Ersoy, fuarın açılış konuşmasında 2020 yılında 58 milyon nitelikli turist ve 40 milyar dolar gelir hedeflerinin olduğunu ifade etmişti. Bu hedeflere ulaşmak için 2020 Türkiye tanıtımı için 180 milyon dolarlık rekor bir bütçe ayırdıklarını ve bu bütçenin planlı bir şekilde kullanılacağını belirtmişti. Bununla birlikte fuarda açıklamalarda bulunan sektör temsilcisi kuruluşların yöneticileri de 2018 yılında dünyanın en çok turist ağırlayan ülke sıralamasında 6. sırada yer alan Türkiye’nin konumunun korunması ve nitelikli turist hedefleri ile kişi başı harcama limitinin 750 USD’ye yükseltilmesi temennilerinde bulunmuşlardı.

kemal sinmez corona

Yetkili ağızlardan basına yansıyan bu güzel haberlerin daha mürekkebi kurumadan, Çin’in 11 milyon nüfuslu ünlü Wuhan kentinden ürkütücü görüntüler eşliğinde corona virüs haberleri gelmeye başlamıştı. Turizm sıralamasında dünya 4.’sü olan ve Çin Seddi gibi akıllara durgunluk veren bir mimari eseri barındıran Çin, birkaç gün içinde dünyada hiç kimsenin gitmek istemeyeceği ülkeler arasına girmişti. Tabii ki corona virüsle birlikte dünyaya en çok üretim yapan Çin endüstrisi de yerle bir olmuştu. Virüsten dolayı bütün siparişler iptal edilmiş ve Çin ekonomisi büyük zarar görmüştü. İnsanlarda Çin’e turistik seyahat yapma fikri birdenbire yok olmuştu. Dünya sıralamasında Türkiye’nin önünde bulunan bir rakip, virüsle birlikte diskalifiye olmuştu.

Corona virüsün zararlarının şiddeti henüz daha anlaşılamadığı dönemde Çin’de, Çin takvimine göre yılbaşı tatilleri vardı. Bu süreçte İtalya, Amerika, Fransa gibi gelişmiş ülkelerde yaşayan Çinlilerin, tatil sonrası ülkelerinde aldıkları virüsleri bilinçsizce bu ülkelere taşıdıkları haberleri bu ülkelerin basınında yer aldı. Aynı şekilde Çin ile iş ilişkileri yüksek olan bu ülkelerin büyük şirketleri, bu dönemde hala açık olan Çin fabrikalarındaki üretimlerini kontrol etmek üzere Çin’e seyahati durdurmadılar. Virüsün etkisine karşı tecrübesiz olan dünyanın en gelişmiş ülkeleri, kendi sonlarını kendileri hazırladı. Corona virüs, yolcularla birlikte uçakların business class koltuklarında seyahat ederek İtalya, Amerika, Fransa’ya ulaştı ve hızla yayıldı. Virüsün dil, din ırk ayrımı yoktu. Tedbirsiz olan herkesi yakalıyordu. Özellikle kendine çok güvenen bu gelişmiş ülkeler, önlemleri almakta gecikti ve beklenmedik bir vahametle karşı karşıya kaldılar.

Bu ülkelerdeki kayıplar dünyanın gözünü korkutacak kadar büyüktü. Dünya finans devi ve turizm sıralamasında 3. sırada olan Amerika, virüs önünde diz çökmüş ve bugün itibarı ile vaka sayısı 900.000’e, vefat sayısı 50.000’e ulaşmıştır. Bu sayılarla Amerika, dünyada virüsten en çok etkilenen ülke olmuştur. Aynı şekilde dünyanın en eski ve en köklü imparatorluklarına ev sahipliği yapmış mimarlığın başkenti, turizm sıralamasında 5 numara olan İtalya, corona virüsüne yenik düşmüş, 190.000 civarındaki İtalyan virüsle tanışmış ve 25.000’i aşkın vefat yaşanmıştır. Konu Fransa için de aynıdır. Sanatın ve özgürlük akımlarının temsilcisi olan ve turizm sıralamasında 1. sırada olan Fransa, turizmde ilk darbeyi 2019 yılındaki halk isyanlarında almıştı. Ancak corona darbesi, Fransa’daki sağlık sistemini yerle bir edecek kadar güçlüydü. Fransa’da virüsün etkilediği kişi sayısı 120.00 civarında iken, vefat sayısı 22.000’lere ulaştı. Avrupa’nın tatil turizmi cenneti olan İspanya ise, diğer Avrupa ülkelerinin virüs taşıması ve sağlık sisteminin yetersizliğinin gazabına uğradı. urizmde dünya 2.’si İspanya da 215.000 civarında hasta ve 23.000 civarında vefat sayısı ile vürüse yenik düştü. Avrupa’nın ve Amerika’nın olağanüstü haller için kişi başına düşen sağlık tesisleri yetersizliği ve yaşlı nüfus sayısının yüksek olması, bu kadar çok vefat yaşanmasının nedenlerinin başında gelmektedir.

Dünyanın en çok turist ağırlayan ilk 5 ülkesi, corona virüse ağır kayıplar verdiler ve yenik düştüler. Dünyanın gözü önünde yaşanan bu olaylar, verilen kayıplar, turistlerin bu ülkeler üzerindeki güvenilirliğini negatif etkiliyor. Buna karşılık genç nüfusa ve dev boyutlardaki yeni şehir hastanelerine, genç turizm tesislerine sahip olan Türkiye’de virüsün etkisi, dünyanın en çok turist alan ilk 5 ülkesine göre çok daha farklı. Avrupa’daki vakalardan ders alan ve Çin’deki olayları erken algılayan Türkiye; aldığı önlemler, coronaya karşı uyguladığı yöntemler ile dünya turizm sıralamasındaki ilk 5 rakibini geride bıraktı ve dünyanın güvenini kazandı. Dünya sıralamada 6. olan Türkiye’de vaka sayısı yaklaşık 102.000 ve vefat sayısı 2500 kişi civarında. Yani Türkiye’deki vefat sayısı, İtalya’nın onda biri kadardır.

ALTYAPINIZ GÜÇLÜ İSE BAZEN SAVAŞMADAN KAZANABİLİRSİNİZ

Bütün bu rakamlar bizlere gösteriyor ki Türkiye, turizm sıralamasındaki ilk 5 ülkeye göre çok daha güvenli ve çok daha avantajlıdır. Üstelik yaz tatili, deniz, kum, güneş turizminin başlayacağı bu dönemde, rakiplerine göre en hızlı yükselişi yaşayacak ülkedir. Özellikle Fransa ve İtalya’da kültür turizminin tatil turizmine oranının yüzde 50 civarında olduğunu ele alırsak, corona virüs dolayısı ile evde kalmaktan bunalan tatilcilerin bu ülkelere tercihleri azalacaktır. Aynı zamanda ülkelerindeki vakalardan uzaklaşmak isteyen Avrupalılar, Türkiye’de olmanın avantajlarını yaşamak isteyecektir. Uçuş yasaklarının sona ermesinin yaz dönemine denk geleceğini düşünürsek, Türkiye sahilleri ve özellikle Antalya bölgesi iyi sonuçlara gebedir. Bir de buna Rusların seyahat cesaretini eklersek, beklenilenden daha fazla turist alabiliriz.

Her ne kadar hiçbir ülke geçen yıllardaki turist sayılarını hayal bile edemeyecek durumda olsak bile içinde bulunduğumuz mevcut durumda Türkiye; elindeki havayolu imkanları, tesis, fiyat avantajları ve konumu ile beklenenden çok daha fazla turist çekebilir. Yani corona virüsün çok daha fazla etkilediği 5 rakibinin önüne geçebilir ve dünya turizm sıralamasında 1. sıraya yükselebilir. Bu bir hayal değil, olasılıkları içinde bulunduran bir durumdur.

Unutmayalım ki bazı savaşları cephede kazansanız bile masada kaybedebilirsiniz. Bunu güzel ülkemiz 1. Dünya Savaşı’nda yaşadı. Çanakkale’de bir destan yazmasına, dünyanın dev ordularını durdurmasına ve çelik zırhlı gemilerinin denizin dibine batırmasına rağmen, savaş müttefiklerimizin başka cephelerde yenilmesinden dolayı ülkemiz de savaşı masada kaybetmişti.

Ülkemizin corona ile mücadelesindeki başarısı, önümüzdeki aylarda turizm sektörüne de yansıyacaktır. Dünya sıralamasındaki rakiplerimizin bu süreci kötü yönetmesi ve bütün imajlarının yıkılması sonucu bu ülkelerin turizm değerleri düşecek ve 2020, Türkiye’nin çıkış yılı olacaktır.

Haydi Türkiye! Hep birlikte el ele, turizmde dünya birinciliğine!

Kemal SİNMEZ
tourmag turizm dergisi

İLGİLİ HABERLER