Türk turizm sektörü, Anadolu mutfağını dünyaya tanıtmak ve seyahat acentelerinin tek bir noktadan satış yapma ihtiyacını karşılamak üzere Türk Gastronomi Köyü Projesi’ni geliştirdi. Gastronomi Turizm Derneği’nin hayata geçirdiği Türkiye Gastronomi Köyü Projesi ile Türk mutfağı ve Anadolu lezzetleri hem dünyaya tanıtılacak, hem de 700 dolar seviyesinde olan turist başına ortalama harcama seviyesi yukarılara çekilecek.
TURİZMDE YENİ REKORLAR HEDEFİ
Türkiye Gastronomi Köyü Projesi, proje alanının da içinde bulunduğu Sarıyer’deki Life Park Bahçeköy’de düzenlenen bir basın toplantısı ile tanıtıldı. Buluşmaya, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya da katıldı. Bağlıkaya, burada yaptığı konuşmada turizm sektörünün 2018’de rekor kırdığını hatırlatarak, 2019’da yeni rekor hedeflediklerini söyledi.
“TURİZM SEKTÖRÜ ÇEŞİTLİLİK SIKINTISI YAŞIYOR“
Türk turizm sektörünün çeşitlilik sıkıntısı yaşadığını da ifade eden TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya; “Deniz, kum, güneşin dışında yoğun bir trafik maalesef alamıyoruz. Kültür turlarıyla ilgili hafif hafif artan bir sayıya yaklaştık. Belli ki birkaç sene içinde istediğimiz seviyelere gelecek. Ülkedeki huzur ve güvenle doğru orantılı olarak onlar da artıyor. Ülkemizin seyahat edilmesi riskli bulunan bölgelerinde de yavaş yavaş seyahatler öncelikle iç turizmde başladı. Yavaş yavaş dış turizme de yansıyor. Türkiye’nin turizmin çeşitlendirilmesi için tüm sektör paydaşlarının emek vermesi gerekiyor. Turizm çeşitliliğimiz eksik. Sezonu 12 aya yaymamızda ve kişi başı gelirin artırılmasında çok önemli bir unsur bu. Bundan yoksun olduğumuzda ortalama turist harcamalarımız 700 dolar civarında kalıyor” dedi.
“GASTRONOMİDE EN AZ ONLAR KADAR YERİMİZİ ALMALIYIZ”
Bağlıkaya, Türkiye’nin Akdeniz Çanağı’nda deniz, kum ve güneş turizminde rekabet edilemeyecek kadar çok avantaja sahip bir ülke olduğunu belirterek, servis ve personel kalitesi konusunda da iyi durumda olduklarını söyledi. Türk turizminin bu avantajların yanına yeni başarılar eklemesi gerektiğini aktaran Firuz Bağlıkaya, gelir düzeyi yüksek turiste ulaşabilmek için alt turizm dallarında da güç kazanmak gerektiğini kaydederek, şu açıklamalarda bulundu: “Spor turizmi, golf turizmi, sağlık turizmi, gençlik turizmi, yayla turizmi… Sayabiliriz bir sürü. En önemlilerinden biri de gastronomi turizmi. Neden? Çünkü gastronomi alanında gerçekten dünyayla rekabet edebileceğimizi hepimiz biliyoruz. Biz turizmciler dünyanın her yerini geziyoruz. Her yerin mutfağını biliyoruz, kendi lezzetlerimizi de biliyoruz. Rekabet derken ille de birini yenmekten bahsetmiyorum, burada önemli olan çeşitlilik. Brezilya’ya gittiğinizde Brezilya mutfağını denemek istiyorsanız o tatları, Türkiye’ye geldiğinizde Türk mutfağını, İtalya’da İtalyan mutfağını denemek istersiniz. Dolayısıyla burada biz de en az onlar kadar yerimizi almalıyız. Bu konuda da Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe, gerçekten istisnai bir çaba sarf ediyor. Enerjisine hayranız. Bütün sektör dernekleri olarak kendisini destekliyoruz.”
“İSTANBUL, EN FAZLA TURİST KABUL EDEN ŞEHİR OLDU”
İstanbul’un Turizmden Sorumlu Vali Yardımcısı İsmail Gültekin ise, İstanbul’un turizm konusunda nicelik olarak geldiği noktadan memnun olduklarını dile getirerek, nitelik konusunda daha gidilecek çok mesafe olduğunu söyledi. İstanbul’un geçen yıl 13 milyon 400 bin turistle Türkiye’de en fazla turist kabul eden şehir haline geldiğini paylaşan Gültekin; “İstanbul için bu yeterli mi o ayrı bir tartışma konusu ama geldiğimiz nokta, bizim Antalya’nın da önünde yer alarak en fazla turist kabul eden şehir olduğumuz gerçeği. En fazla Alman turistlerimiz teşrif etti, sonra İranlı turistler ve 170’in üzerinde ülkeden turist kabul eden bir tablo var önümüzde. Geçen yıl nicelik olarak evet ama birkaç başlıkta istediğimiz hedefe ulaşamadık” diye konuştu.
“GALATAPORT, 50’DEN FAZLA CRUISE BAĞLANTISI SAĞLADI”
Cruise turizminde İstanbul’un istediği noktaya ulaşamadığını anlatan İsmail Gültekin, buna rağmen cruise turizminde umut verici gelişmelerin yaşandığını belirtti. Bu yıl 24 cruise gemisinin İstanbul’a geleceğini aktaran Gültekin, gemilerin Sarayburnu Limanı’na yanaşacağını, cruise turizminin Galataport ile çok daha iyi noktalara geleceğini ifade ederek, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Önümüzdeki yıl Galataport bitmiş olacak ve gelen cruise gemileri kabul etmeye başlanacak. Şu an bana gelen bilgiye göre Galataport, 50’nin üzerinde cruise bağlantısını sağlamış durumda. Bizim hedefimiz binli sayılar. Bu yüzden yeni cruise limanlarını da konuşuyoruz sektörle birlikte. Bir diğer konu da İstanbul, kongre turizminde geride kaldı. Bu konuda yapacak çok işler var. İstanbul’da turizm konusunda güvenlikle ilgili endişe edilecek bir durum da kesinlikle söz konusu değil.”
“TÜRK LEZZETLERİ OTANTİK GÖSTERİLERLE SUNULACAK“
Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe de Türk mutfağı lezzetlerini bir arada sergilemek ve turistlerin beğenisine sunmak için 1,5 yıldır proje üzerinde çalıştıklarını söyleyerek; “Tarım ve Orman Bakanlığı, Life Park, TÜRSAB, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile entegrasyonlu ve hummalı bir çalışma içerisindeyiz. Türkiye Gastronomi Köyü Projesi’nin amacı, İstanbul’a gelen turistin tek bir noktadan yerel lezzetleri otantik gösterileriyle beraber tadımlama, deneyimleme imkânına sahip olması. Türkiye’de 12 bin, İstanbul’da da 2 binden fazla seyahat acentesi bulunuyor. Projemiz ile bu seyahat acentelerinin ürün satışı destinasyonu ihtiyaçlarına da cevap verilmiş olacak” değerlendirmesinde bulundu.
