Stockholm sendromu mu, hayatın gerçekleri mi?

Yazar Kadir Toprakkaya

Türk turizminin gelişmesi adına yoğun çaba harcayan, pek çok sivil toplum örgütünde görev alıp, aynı zamanda SKAL International Marmara Kulübü başkanlığı görevini yürüten Murat Yumak, Hollanda merkezli küresel rezervasyon devi Booking.com’a verilen ceza ile ilgili bir yazı kaleme aldı.

Markaya verilen “Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem ve Kararlar ile Hakim Durumun Kötüye Kullanılması” başlıklı ceza için Yumak’ın ilginç yorumunun dikkatle okunmasını tavsiye ediyoruz. İşte o yazı:

STOCKHOLM SENDROMU MU, HAYATIN GERÇEKLERİ Mİ?

Geçtiğimiz akşamdan beri Hürriyet Gazetesi’nin internet sayfasında okuduğum, Türkiye’den internetteki turizm devine dev ceza haberinden beri kafamdaki şu soru işeretlerini cevaplamaya çalışıyorum. Hepinizin malumu olduğu özere Booking.com’a Rekabet Kurulu tarafınan 2 milyon 543 bin 992.85 TL idari para cezası verilmesi kararlaştırılmış. Bu cezayı  zamanlaması itibari ile çok manidar buluyorum.

Stockholm sendromu

İşlerimizin bu kadar kötü gittiğini meslek hayatımız boyunca (1. Körfez Savaşı da dahil) görmediğimiz bugünlerde, neredeyse tüm türkiye otellerinin (resortler dahil) ciddi rezervasyon aldığı bu online rezervasyon sitesinin böyle bir maddi ceza ile karşı karşıya bıraktırılması, hem zamanlama hem de genel olarak doğru mudur? Bu site, bilindiği üzere tüm dünyada online olarak otel odalarını satmaktadır. Diğer ülkelerdeki örnekleri incelediğimizde, yapılan sözleşmeler tüm dünyada birebir aynı olarak oteller tarafından imzalanmakta. Bunun tek aykırı örneği, Almanya Otelciler Birliği’nin bastırması ile en iyi fiyat verilmesi garantisini iptal ettirmesi ile Almanya’da oldu. Bununla ilgili maddi bir ceza verildi mi, bir bilgim yok.

Almanya’daki Otelciler Birliği bu konuda böyle bir yaptırım uygulayabiliyorken, bizler bu konuda Ankara’da TÜROB adına bakanlığımızın düzenlediği bir çalıştaya da katıldık, niye bir yaptırım uygulayamıyoruz? Sorunu sektörümüzde aramak da var aklımda ama, inanın sektör olarak biz elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz.

Sorun bence STK’lar da!!

Bizler sadece evimize ekmek götürüp, çoluğumuzun çocuğumuzun rızkını çıkarmaya çalışan turizm emekçileriyiz. Bu söylemlerimden lütfen kimse siyasi bir sonuç çıkarmasın ama, ülkemiz iyi yönetilemediği için sektörümüz bugün bu durumda. Hatta devam ediyorum, ülke bırakın iyi yönetilmeyi, çok kötü yönetiliyor ve bizim STK’larımız bu konuyla ilgili korkularından çıkıp en ufak bir açıklamada bulunamıyor.

Evet, deniz bitti ve can çekişiyoruz…

Ne arz fazlası, ne turizm çeşitliliği, ne tarihi doku, ne de hizmet kalitesi… Sektörün can çekişmesinin tek sebepi, sadece ve sadece ülkenin kötü yönetilmesi. Ülkemizin kötü yönetilme sebepleri ile ilgili en son örnek, Booking.com adlı siteye Rekabet Kurulu tarafından verilen cezadır. Yazımın başında da belirttiğim gibi, celladına aşık olan kişinin yaşadığı Stockholm sendromu değildir bu siteye karşı olan hissiyatım.

İdareceliğini yaptığım tesis, bu siteye 2005 yılında belki de Türkiye’de ilk üye olan 3-5 otelden biridir. Yaklaşık 11 senedir bu site ile oldukça iyi çalışmalar yapıp, talep istek ve önerileri beraberce geliştirdik. Ülke ve şehir tanıtımına da oldukça faydalı işler yaptık ve beraber kazanıp beraber kazandırdık. En iyi fiyat garantisi konusu hepimizin kafasını kurcaladı ve bu konu ile ilgi de bir sürü çıkış yolları bulduk. Kendi web sitemizden de hatırı sayılır sayıda rezervasyon alma olanağımız oldu. Bu tip sitelerle beraber yürürken bu gücü kendi lehimize nasıl yansıtacağımız konusunda da kendimizi geliştirdik. Hiçbir zaman da tamamen teslim olmadık. Diğer taraftan yüksek komisyon oranları ile nasıl mücadele ettiğimizi, neler yaptığımızı da başka zamanlarda sizlerle paylaşmayı arzu ederim.

Hayatın gerçeklerine karşı durmak, bize hiçbir şey kazandırmayacağı gibi (kaybedecek bir şeyimiz de kalmadı ama) çok şey de kaybettirecektir…

Sevgiyle kalın…

Murat YUMAK

tourmag turizm dergisi

İLGİLİ HABERLER