İstanbul’un tarihi Kahve durakları! Bazısını biliyor çoğunu da bilmiyorsunuz

Yazar Kadir Toprakkaya

Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır derler ya, işte bizde o hatır gönül işleri 1500’lü yıllardan beri sürüyor. İstanbul’un ilk kahvehaneleri 1550’lerde Halepli Hakem ve Şamlı Şems tarafından Tahtakale’de açılmış. Kimileri tarih olmuş, kimileri ise, misal Çorlulu Ali Paşa, gün geçtikçe kıymete binmiş, hatta popüler öğrennci mekanları arasında yerini almış.Çayınızı kahvenizi içerken, biraz da bu tarih kokan taş duvarlara benden başka kimler dokundu acaba diye düşünmek,bu köşeler başka kimlerin buluşma mekanı oldu diye hayal etmek isterseniz, en iyi adresleri sizin için aşağıya not düştük.

 

Çemberlitaş’ta Çorlulu Ali Paşa Medresesi

geziko_çorlulu

Buraya gidilmeden öğrenci olunmaz. Hele ki İstanbul Üniversitesi’nde okuyorsanız… Öğrencilerin popüler çay, kahve, sohbet mekanı. Benim pek sevmem ama, tutkunlarının saatlerce nargilelerini içtiği, Beyazıt esnafının sık sık uğradığı Çemberlitaş’ın en bilindik duraklarından Çorlulu Ali Paşa Medresesi. İçerideki kahvehanenin adı Erenler Nargile ve Çay Bahçesi olarak değişti son zamanda. Ama bizler hala, kahvehaneyi de medreseyi yaptıran sadrazamın adıyla anıyoruz burayı. Gittiniz mi mutlaka elma çayını deneyin. Elmanın kabuğunu kaynatarak yapıyorlar ve çok lezzetli oluyor.

 

Cankurtaran’da Erol Taş Kahvesi

geziko_erol taş (2)

Zamanında Çiçek Abbas’ından Tosun Paşa’sına pek çok Türk filmine ev sahipliği yapmış bir mekan burası. Ünlü aktörün elli yıl boyunca işlettiği kahve, bugün Erol Taş Kültür Merkezi olarak hizmet veriyor. Böylelikle hem Erol Taş’ın hem de kaybettiğimiz birçok Türk sineması emektarının hatıraları yaşatılıyor burada. Duvarlarda birçok Yeşilçam yıldızının siyah beyaz fotoğrafı, içeriye girdiğiniz an nostaljiyi buram buram hissettiriyor. Fırsat bulduğunuzda İstanbul’un hala dokusunu koruyan sayılı semtlerinden biri olan Cankurtaran’ı hem de semtin meydanındaki bu kahveyi mutlaka görün.

 

Eyüp’te Pierre Loti

geziko_Pierre Loti

Muhtemelen tarihi kahvecilerimiz arasında en popüleri. Gerçi şimdi bu tepede belediyenin işletmesi yer alıyor ama 1900’lerin başında da burada İstanbul’un bilinen kahvehanelerinden biri varmış. Bir Fransız yazar olan ve İstanbul’a olan aşkıyla tanınan Pierre Loti’nin ülkemize karşı dosthane tavırlarına bir teşekkür olarak, bir caddenin ve kahvehanenin adına Pierre Loti adı verilmiş.  Günümüzde orjinali korunmasa da, yine Haliç’e tepeden bakan, güzel konumuyla görülmesi gereken yerlerden bir olduğunu söyleyebiliriz.

 

Bebek Kahvehanesi

geziko_bebek

1945’te bir balıkçı kahvesi olarak işletilmeye başlanan Bebek Kahvesi, günümüzde hala sevilen ve ünlü isimlerin de uğrak yerlerinden biri. Müdavimleri vardır buranın, bir gittin mi bir daha gitmek istersin. Konumu Bebek Camii’nin arkasında ve denizi seyretmek, biraz huzur bulmak için birebir.  Artık sadece kahve değil, öğlen ve akşam yemek de çıkartıyorlar. Bulunduğu semt itibariyle sosyetik bir mekana dönüşse de yavaş yavaş, o eski tahta sandalyeleriyle hala samimi ve nostaljik havasını koruyor burası.

 

Beyoğlu’nda Mandabatmaz

geziko_mandabatmaz

Beyoğlu’nda kahve Türk kahvesi denince akla gelen ilk yerlerden biri Mandabatmaz. Şimdilerde mağazaya dönüşen eski Barcelona Pastanesi’nin sokağında, küçücük bir mekan burası. Kahvesi biraz sert ama güzel. Ayrıca hala oralet yapan sayılı yerlerden. Logosunda yer alan ve kahve fincanı üzerinde batmadan duran mandanın, kahvenin köpüğünün kalınlığına atıfta bulunduğu söylenir.

 

Emirgan’da Çınaraltı Kafe

geziko_emirgan

Emirgan otobüs durağının karşı sırasında, asırlık çınar ağaçlarının gölgesine kurulmuş bir mekan burası. Adında bir de “Mehtap” eklentisi var. Kurucusu Mehmet Bey’in anlattığına göre adını Yahya Kemal Beyatlı koymuş buranın. Müdavimleri arasında Yahya Kemal’in dışında Necip Fazıl Kısakürek, Behçet Necatigil, Faruk Nafiz Çamlıbel, Celal Bayar gibi isimler de varmış. Manzarasını ve lezzetli kahvaltısını bir yana bırakalım, sırf ünlü şairleri ağırladığı için bile gitmek lazım.

 

Kapalıçarşı’da Şark Kahvesi

geziko_şark

Kumda pişen Türk kahvesi, yanında servis ettkikleri lokumu ve baklavasıyla meşhur. Ben hiç denemedim ama tostunun da çok seveni var. Benim gibi Eminönü ve Kapalıçarşı civarlarını tüm kalabalıklığına rağmen sevenlerdenseniz, mutlaka gitmenizi ve kahvesinin tadına bakmanızı öneririm.

 

Cihangir’de Asmalı Kahvehane

geziko_cihangir

Biz burayı daha çok Firuzağa adıyla biliyoruz. Çünkü ismi, aslında bahçesine kurulduğu camiinin adından geliyor. Bundan 100 sene önce Cihangir’deki Firuz Ağa Camii’nin bahçesine yapılan Asmalı Kahvehane, bugün oyuncu tayfasından Cihangir sakinine herkesin sık sık uğradığı hatta dizilere bile konu olan bir mekan haline geldi. Çay, kahve içmek, yalnızken birşeyler okumak, sokağın trafiğini seyretmek ya da arkadaşlarla ayak üstü sohbetler için günümüzün sevilen uğrak noktalardan biri.

 

Beyoğlu’nda Kahveci Mustafa Amca

geziko_DSCN0748

Beyoğlu’nda yaşayanlar ya da o civarda sık vakit geçirenler bilirler. Yıllarca girişinde “I love you” diye bağıran oyuncak bir maymunun asılı durduğu Danışman Geçidi, uzaktan köhne gibi gözükse de, şapkacılardan takıcılara çok çeşiti dükkanlar bulundurur içinde. Bir de geçidin sonunda Mustafa Amca’nın işlettiği bir çay ocağı vardır. Yarı açık kahvehane diyebileceğimiz bu sevimli mekan, bulunduğu konum itibariyle oldukça nostali ve tarihi bir dokuya sahiptir. Önceden önündeki birkaç eski tahta taburede ve kilisenin merdivenlerinde oturabiliyorduk gittiğimizde. Şimdilerde işi büyüttü, geçidin sonundaki geniş alanın neredeyse tümüne yayıldı. Beyoğlu’nda soluklanmak istediğinizde aklınızda bulunsun.
Fotoğraf: realistgurme.blogspot.com

 

Gülhane’de Setüstü Çaybahçesi

geziko_gülhane

Tarihi Gülhane Parkı’nın içinde, muhteşem manzaraya sahip tek çaybahçesi burası. Tarihi yarımadayı tepeden seyretmek için ideal adreslerden biri. Kaç kişiyseniz ona göre bakır demlikte çay getiriyorlar ve fiyatları da oldukça uygun. Özellikle bahar aylarında yer bulmak pek mümkün olmuyor. Denizi en önden gören sıralar hep dolu. Buranın varlığından yakın zamana kadar varlığından haberim yoktu. İyi ki keşfettim dediğim özel yerlerden biri oldu benim için.
Fotoğraf: istanbulaskina.com

 

Çengelköy’de Çınaraltı Kahvesi

geziko_çengelköy

Birçoğumuzun çocukluğuna damgasını vurmuş Süper Baba dizisinin çekildiği yer burası. Adını gölgesine kurulduğu 780 yıllık tarihi çınar ağacından alıyor. 1968 yılından beri hizmet sunan kahve sabah 07.00’den gece 24.00’e kadar açık. Çay, kahve, meşrubatın yanında kahvaltı, tost, mevsimine göre deniz mahsülleri de satıyor. Anadolu Yakası’nda bir çınar altı arıyorsanız kendinize, kuşkusuz gidebileceğiniz en keyifli yerlerden biri.

 

Bonus: Kadıköy’de Fazıl Bey’in Türk Kahvesi

geziko_fazıl bey

Fazıl Bey’in anısını yaşatmaya karar veren oğulları, babalarının yaklaşık yarım asır tarihi Kadıköy Çarşısı’nda işlettiği kurukahveci dükkanını dönemimize uyarlayarak, bir kahveci dükkanına çevirmişler. Yani aslında mekan değil ama burada içeceğiniz kahvenin köklü bir tarihi olduğunu söyleyebiliriz. Damla sakızlı, kakuleli, bitter çikolatalı gibi kahve çeşitlerini burada bulabilirsiniz.

 

Gizem Telci GEZİKOBLOG’U

tourmag turizm dergisi

İLGİLİ HABERLER