Kazdağları’nda kentlilerin yaşadığı köy; Adatepe

Yazar Haber Merkezi

Çanakkale’nin Kazdağları’ndaki doğayla içi içe köyü Adatepe; temiz havası, taş işçiliğinin en güzel örneklerini barındıran tarihi evleri, Arnavut kaldırımlarından oluşan yolları, ormanlık alanları ve otantik yapısıyla kentlilerin yerleşim alanı oldu.

Edremit Körfezi’nde Kazdağları eteklerindeki yüksek tepelerin birinde yer alan ve küçük bir köy olan Adatepe, hem yatırımcıların hem de şehir hayatından kurtulup dinlenmek isteyenlerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Adatepe’de fiyatları 2-3 milyon lirayı bulan Rumlardan kalma taş evler ile bazı eski ahırlar restore edilerek; konut, butik otel veya kafe olarak kullanılıyor.

YÜKSEK GELİRLİ AİLELERİN GÖZDESİ

1989 yılında sit alanı ilan edilmesinin ardından tarihi dokusu korunan Adatepe Köyü; temiz havası, doğası, sessizliği ve otantik yapısıyla özellikle son yıllarda yüksek gelirli ailelerin gözdesi haline geldi. 1940’lı yıllara kadar 550 evin yanı sıra hamam, fırın, kahvehane, kunduracı, kasap, berber, zeytinyağı fabrikalarının bulunduğu köyde, kente yaşanan göçün ardından köylülerin sayısı parmakla sayılacak kadar azaldı. Köylülerin yüksek rakamlara sattığı binalarda yaşayanların çoğunluğunu ise Ankara, İstanbul ve İzmir’den gelen aileler oluşturuyor.

Adatepe

BİRİNCİ DERECE SİT ALANI

İstanbul’dan gelerek Adatepe Köyü’ne yerleşen ve burada bir turizm işletmesinin müdürlüğünü yapan Burak Yiğitoğlu; “Adatepe birinci derecede sit alanıdır ve çivi bile çakılmayan, son derece korunaklı Türkiye’deki nadir yerlerden biridir” dedi. Adatepe’de hem kafe hem de otel işlettiklerini ifade eden Yiğitoğlu; “Köyümüzde 4 konaklama tesisi var. Bu köyün yerlisi fazla kalmadı. Büyük şehirlerden gelip buradaki mülkleri alanlar, orijinaline bağlı kalarak restore ettiler ve o güzel yapıların güzel haliyle kalmasını sağladılar. Köylülerin köyünde yaşayamaması belki üzücü gibi görünse de, bu binaların bu şekilde korunması büyükşehirlerden gelenlerin sayesinde oldu. Köyümüzde iş adamları ve ünlü isimler de yaşıyor. Daha çok yazlık olarak kullanıyorlar. İnsanlar büyük şehirlerin sıkışmış yapısından kaçmak için Adatepe ve benzeri köylerde yer almaya başladılar ve cazibe merkezi haline gelen köyleri tercih ediyorlar genellikle” şeklinde konuştu.

SADECE 20 HANESİ YERLİ

Köy Muhtarı Dilek Çakılcıoğlu ise köyün tarihinin çok eski olduğuna dikkat çekti. Kültür turizmi kapsamında önemli potansiyele sahip köylerinde tarım ve hayvancılığın halen sürdüğünü dile getiren Çakılcıoğlu; “Özellikle zeytincilik yaygın. Başka kentlerden gelip, ev alarak yerleşenler oldu. Yıkık bina alıp, restore edenler oldu. Eski ahırı kafeye dönüştürüp turizme kazandıranlar var. Yerlilerin yaşadığı hane sayısı parmakla sayılacak kadar azaldı, 20 haneye düştü” açıklamasında bulundu.

tourmag turizm dergisi

İLGİLİ HABERLER