FIJET Akademi rüzgarı Romanya’da esti

Yazar Cenay Toprakkaya

Dünya Turizm Yazarları ve Gazetecileri Federasyonu (FIJET) tarafından bu yıl dördüncüsü Romanya’da düzenlenen FIJET Akademi, bir hafta süren dopdolu programın ardından sona erdi. FIJET Romanya’nın ev sahipliğinde Türkiye, Hırvatistan, Bulgaristan, Fransa ve İtalya’dan katılımcılarla gerçekleştirilen organizasyon kapsamında genç turizmciler, ülkenin birçok turistik şehrini gezerek yaklaşık 1.500 km yol kat ettiler.

Genç turizm gazetecileri ve yazarlarını sektörün tecrübeli isimleriyle bir araya getirmek, yeni turizm destinasyonlarını keşfetmek ve kültürler arası etkileşimi artırmak amacıyla 23-30 Temmuz tarihleri arasında hayata geçirilen FIJET Akademi 2017’nin teması, “Ulusal Mirasın Korunması” olarak belirlendi. Romanya’nın başkenti Bükreş’te bir araya gelip tanıştıktan sonra yollara koyulan ekibe; gezi boyunca FIJET Romanya Başkanı Stefan Baciu, Başkan Yardımcısı Gabriela Tigu, Genel Sekreter Dan Anghelescu ve FIJET Akademi Başkanı F. Sema Kutlu eşlik etti.

Cozia Manastırı (cozia monastery)

ÇİÇEKLERLE DOLU BAHÇESİ, HUZURLU ATMOSFERİYLE COZİA MANASTIRI

FIJET ekibinin ilk durağı, ülkenin güneyindeki Calimanesti bölgesinde 14. yüzyılda inşa edilen Cozia Manastırı oldu. Romanya’nın ulusal Orta Çağ sanatı ve mimarisini yansıtan en değerli yapılardan biri olan Cozia Manastırı; Olt Nehri’nin kenarındaki eşsiz konumu, çiçeklerle dolu bahçesi, huzurlu atmosferi ve kilise duvarlarındaki freskleriyle genç turizmcileri hayli etkiledi.

avrupa kültür başkenti sibiu

AVRUPA KÜLTÜR BAŞKENTİ SİBİU

Calimanesti’den sonra Erdel bölgesindeki Cibin Nehri’nin her iki yakasında yer alan Sibiu’ya varan ekip, 2007 yılında Lüksemburg ile birlikte Avrupa Kültür Başkenti seçilen ve Romanya’nın en önemli kültür merkezlerinden biri olan kenti gezdi. Geçmişte Erdel Prensliği’ne de başkentlik yapan ve Erdel Saksonlarının merkezi olan Sibiu, Avrupa’nın en huzurlu şehirleri sıralamasında ise ilk 10’da yer alıyor.

alba iulia

BURAM BURAM TARİH KOKAN ŞEHİR; ALBA IULİA

FIJET Akademi 2017 ekibi, Sibiu’nun ardından Romenler için tarihi açıdan büyük önem taşıyan Alba Iulia kentini ziyaret etti. Alba Iulia, 1 Aralık 1918’de büyük birleşmeye ilişkin konseyin toplandığı, birleşme kararının alındığı, Kral Ferdinand ve Kraliçe Marie’nin 15 Ekim 1922’de Büyük Romanya Hükümdarı olarak taç giyme töreninin düzenlendiği yer olması ve daha pek çok tarihsel özelliği itibariyle dikkat çekiyor. Kentin en önemli turistik yapılarına değinecek olursak; Romanya’nın en büyük kalesi olan Alba Iulia Kalesi, Romanya’nın en eski ve en uzun kilisesi olan Saint Michael Katedrali, Kral Ferdinand ve Kraliçe Marie’nin taç giyme törenin gerçekleştirildiği Coronation Katedrali, 778-820 yılları arasında Charlemagne tarafından altın mürekkeple yazılan “Codex Aureus” adlı el yazması eserin yer aldığı büyüleyici Batthyaneum Kütüphanesi bunlardan sadece birkaçı.

BÜYÜK BİRLEŞME’NİN 100. YILI HEYECANI

Alba Iulia ziyareti sırasında kentteki tarihi kalenin içerisinde eşsiz bir konuma sahip 1 Aralık 1918 Üniversitesi’nde, genç turizmciler için bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Alba Iulia Belediye Başkan Yardımcısı Gabrial Plesa, 1 Aralık 1918 Üniversitesi Rektörü Daniel Breaz, Alba Kent Konseyi Turizm Başkanı Lucian Docea’nın katıldığı toplantıda Gabriel Plesa; “Tarihsel ve kültürel konumu itibariyle Alba Iulia, önümüzdeki yıl gerçekleşecek olan kutlamaların merkezi olacak. Büyük bir özenle hazırlandığımız 100. yıl etkinliklerine kadar, tarihi Alba Iulia Kalesi’nin restorasyonu da dahil olmak üzere tüm altyapı ve ulaşım yatırımlarını gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Kentimizi ziyaret eden turist sayısı her yıl artıyor. Bu doğrultuda özel sektörle de işbirliği yaparak, konaklama kapasitemizi artıracak çözümler geliştiriyoruz. Amacımız, burayı tam anlamıyla bir turistik cazibe merkezi haline getirmek” dedi.

AKILLI ŞEHİR PROJESİ İLE TURİSTLERE KOLAYLIK

Alba Kent Konseyi Turizm Başkanı Lucian Docea ise turistlere yönelik birçok uygulama üzerinde çalıştıklarını, 100. yıl kutlamaları ile birlikte “Akıllı Şehir” projesi kapsamında Alba Iulia’yı modernleştirecek yatırımlar üzerinde durduklarını belirtti. Docea, bu kapsamda tüm şehirde kablosuz erişim ağı kuracaklarını, turistler için online harita, akıllı park, kısa mesaj ile bilgilendirme gibi hizmetler sunacaklarını söyledi.

rimetea village

“EUROPA NOSTRA” ÖDÜLLÜ YEMYEŞİL RİMETEA KÖYÜ

FIJET Akademi ekibinin Alba Iulia’dan sonraki durağı, Avrupa Birliği Kültür Mirası (Europa Nostra) ödülüne sahip Rimetea Köyü oldu. Yöreye özgü yeşil pencereli beyaz evleri ve muhteşem manzarası ile 800 yıldan fazla süredir yerleşime sahip olan, geçmiş yüzyıllarda madencilik ve demirciliğin merkezi olan köyde, Macar ve Avusturyalıların kültürel özellikleriyle mimari unsurları hakim. Yaklaşık 300 hanenin bulunduğu, tamamının UNESCO koruması altında olduğu ve nüfusunun yüzde 60’ının turizm ile ilgilendiği Rimetea’da dikkat çeken bir başka ayrıntı ise, ilk defa bir kırsal yerleşimin Europa Nostra Ödülü alması.

jidvei wine

TARİHİ JİDVEİ ŞATOSU’NDA ENFES ŞARAP TADIMI

Rimetea’nın ardından tekrar yola koyulan genç turizmciler, uçsuz bucaksız üzüm bağları ile Romanya’nın en önemli şarap üretim bölgelerinden biri olan Jidvei kasabasına gelerek, burada bölgenin meşhur şarap üreticilerinden Jidvei Şarapları’na konuk oldu. 16. yüzyılda inşa edilen tarihi Jidvei (Bethlen-Haller) Şatosu’nda FIJET ekibine bilgilendirme yapılırken; şatonun 2000 yılına kadar özel mülk olarak kullanıldığı, sonrasında restorasyon çalışmalarının gerçekleştirilmesiyle birlikte şarapların tanıtımı, şarap tadım günleri, özel davetler gibi organizasyonlar için kullanılmaya başlandığı aktarıldı. Bilgilendirme sonrası şarap tadımına davet edilen FIJET Akademi 2017 ekibi, birbirinden enfes şaraplara tam not verdi.

dinozor jeoparkı (dinosours geopark)

DİNOZOR JEOPARKI’NDA GEÇMİŞ ZAMANA YOLCULUK

Bir sonraki duraklarında Hateg kasabasındaki Ceru Bacainti Köyü’nü ziyaret eden ekip, burada orijinalliğini hala koruyan taş evler ve açık hava müzesini gezerek, Dinozor Jeoparkı’na doğru yola koyuldu. Prehistorik dönem Hateg Adası’nda Bükreş Üniversitesi’nin destekleriyle oluşturulan ve 2015 yılında UNESCO koruması altına alınan Dinozor Jeoparkı, aynı zamanda Avrupa Jeoparklar Ağı’na da üye. Jeoparkın yöneticisi Cristian Ciobanu, FIJET ekibine ayrıntılı bilgilendirmede bulundu. “Geçmiş Zamana Yolculuk” sloganıyla gönüllü turizm elçilerinin de destekleriyle 102 bin hektarlık bir alanda faaliyet yürüttüklerini belirten Ciobanu, turistlerin bölgede daha fazla zaman geçirmeleri ve daha fazla harcama yapmaları için bir yerine birçok turistik nokta oluşturduklarını, bu strateji doğrultusunda bilimsellikten ziyade imgeselliğe önem verdiklerini ifade etti.

hobita village

CONSTANTİN BRANCUSİ’NİN DOĞDUĞU KÖY; HOBİTA

Genç turizmciler, Dinozor Jeoparkı’ndan sonra gezinin en etkileyici duraklarından biri olan Gorj bölgesine hareket etti. Burada ilk olarak 1975 yılında açılan Gorj Köy Müzesi’ni ziyaret eden FIJET Akademi 2017 ekibi, yöreye özgü geleneksel mimariyi yansıtan 13 hektarlık açık hava müzesinde evler ve özellikleri hakkında bilgi aldıktan sonra ünlü heykeltıraş Constantin Brancusi’nin doğduğu köy olan Hobita’ya geldi, müzeye çevrilen evini gezdi. 1876 yılında doğan Romanya asıllı Brancusi, önemli çalışmalarını Paris’te yaparak Fransız vatandaşlığına geçti, uluslararası modernizm akımının başta gelen heykeltıraşlarından biri olarak, geride 215 heykel ve 1.200 fotoğraf bıraktı.

targu jiu endless column

BÜYÜLEYİCİ HEYKEL TOPLULUĞUNUN ADRESİ; TARGU JİU

Hobita’dan sonra Romanya’nın önemli turistik şehirlerinden Targu Jiu’ya gelen ekibe, burada Belediye Başkan Yardımcısı Adrian Tudor eşlik ederek, 2014 yılında “Altın Elma” ödülüne layık görülen kentleri ve heykeltıraş Constrantin Brancusi’nin önemli dış mekan eserlerinden bahsetti. Brancusi’nin Targu Jiu’daki heykel topluluğu; Sessizlik Masası (The Table of Silence), Öpücük Kapısı (The Gate of the Kiss), Sonsuzluk Sütunu (Endless Column) olmak üzere üç büyük eserden oluşuyor ve 20. yüzyılın heykel alanındaki başyapıtları arasında gösteriliyor. Bunlar arasında en önemlisi olan 30 metre yüksekliğindeki Sonsuzluk Sütunu, 1. Dünya Savaşı’nda Alman kuvvetlerine karşı kenti savunan Romen askerlerine ithaf edilmesiyle de ayrı bir yere sahip.

horezu manastırı (horezu monastery)

BRANCOVAN TARZININ BAŞYAPITI; HOREZU MANASTIRI

Targu Jiu’dan sonra programın başladığı başkent Bükreş’e doğru yola koyulan FIJET ekibi, güzergahları üstündeki Horezu Manastırı’na uğrayarak, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve 1690 yılında Prens Constantin Brancoveanu tarafından Eflak Prensliği’nin Horezu ilçesinde yaptırılan tarihi yapıyı gezdi. Mimari saflığı ve dengesi, dini kompozisyonların işlenişi, kişilere adanan portreleri ve boyalı dekoratif çalışmalarıyla ünlü olan Horezu Manastırı, Brancovan tarzının başyapıtı olarak kabul ediliyor. Hâlâ kilise olarak kullanılan yapı, Romanya’nın en önemli tarihi ve kültürel mekanlarından biri.

parlamento sarayı bükreş

SON DURAK BAŞKENT BÜKREŞ

Horezu’nun ardından FIJET Akademi 2017’ye başladıkları Bükreş’e ulaşan genç turizmciler, burada başkentin başlıca turistik noktalarını ziyaret etti. İlk olarak Pentagon’dan sonra dünyanın en büyük ikinci sivil yönetim binası, en pahalı yönetim binası ve en ağır binası gibi birçok dünya rekoruna sahip olan Parlamento Sarayı’nı gezen ekip, görkemli saray karşısında şaşkınlıklarını gizleyemedi. 270 metreye 240 metre taban alanı, 86 metre yüksekliği, bin 100 adet odası, iki yeraltı otoparkı ile toplam 12 kata sahip olan Parlamento Sarayı’nda ayrıca; 900 bin metreküp ahşap, 200 bin metrekare yün halı, 3 bin 500 ton kristal ve neredeyse tamamı Romen malı olan çok büyük miktarda malzeme kullanılmış.

çavuşesku

ÇAVUŞESKU’NUN BÜYÜK İHTİRASI; PARLAMENTO SARAYI

1983 yılında Nikolay Çavuşesku’nun Bükreş’i dönüştürme projesi kapsamında sarayın inşasına başlanmış, fakat 1989’da Çavuşesku iktidarının yıkılması, eşi ile beraber bu devasa yapının duvarının önünde idam edilmesi ile Çavuşesku, kendi ihtirası için yaptırdığı bu dev yapının keyfini sürememiş. Romenlerin bir kısmı, binanın Pentagon’dan sonra dünyanın ikinci büyük binası olduğunu söyleyerek gurur duymakta iken, bazıları ise eski Bükreş’in yerle bir edilmesinin sembolü olduğunu söyleyerek, binayı çok çirkin ve şehir için bir kayıp olarak niteliyor.

village museum (ulusal köy müzesi)

BAŞKENTTE DEV BİR AÇIK HAVA MÜZESİ

FIJET ekibinin Bükreş’teki ikinci durağı, Herastrau Parkı içinde bulunan açık hava etnografya müzesi niteliğindeki Ulusal Köy Müzesi oldu. 10 hektarlık alana yayılan ve 160’dan fazla ev prototipini barındıran müze, 17-20. yüzyıl arasında inşa edilmiş otantik köy yapılarını içeriyor. Yapılar, Romanya kırsal mimarisini sergilemek üzere seçilmiş ve bulundukları yerden getirilip parkın içinde yeniden inşa edilmiş. Yapıların içinde halı, mobilya gibi otantik objeler de mevcut.

CASA CU NUCİ’DE VEDA YEMEĞİ VE SERTİFİKA TAKDİMİ

FIJET Akademi 2017 katılımcıları; son olarak Old Town, Zafer Yolu, Stavropoleos Kilisesi, Cretulescu Kilisesi, Devrim Meydanı, Atatürk Meydanı, Zafer Takı, Manuk Bey Hanı, Romanya Ulusal Tarih Müzesi, Merkez Bankası ve diğer bazı turistik noktaları da gezerek, programın kapanışı için “Casa cu Nuci” adlı restoranda düzenlenen veda yemeğinde bir araya geldiler. Bir hafta süren keyifli gezinin ardından Romanya’dan ayrılacak olmanın burukluğu içerisindeki ekibe katılımlarından dolayı sertifikaları takdim edildi, başarı dilekleri iletildi. Genç turizmciler ise, kendilerini mükemmel bir şekilde ağırlayan ve gezi boyunca hayli yorulan FIJET Romanya yetkililerine teşekkürlerini sundu.

FIJET Romanya Başkanı Stefan Baciu’nun oğlu Radu tarafından hazırlanan bu video, FIJET Akademi 2017’nin mini bir özeti niteliğinde

FIJET Romanya Başkanı Stefan Baciu, Başkan Yardımcısı Gabriela Tigu, Genel Sekreter Dan Anghelescu ve FIJET Akademi Başkanı F. Sema Kutlu’nun gezi boyunca eşlik ettiği FIJET Akademi 2017’ye Türkiye’den Cenay Toprakkaya, Hırvatistan’dan Nina Travas, Bulgaristan’dan Karina Toneva, Fransa’dan Lisa Cunial, İtalya’dan Desiree Tagliava, Romanya’dan Radu Baciu ve Madalina Nicolescu katılım gösterdi…

Romanya’nın ulusal tarihi ve “Büyük Birleşme” açısından hayli önemli bir yeri olan Alba Iulia kentinde bulunan tarihi Alba Iulia Kalesi, Mayıs-Eylül ayları arasında her öğlen muhteşem bir seremoniye ev sahipliği yapıyor. Yerli halk ve turistlerin merakla beklediği “Muhafız Heyeti Değişimi (Changing of the Guard)” etkinliği kapsamında kalenin askerleri, Alba Iulia’daki Habsburg döneminin askeri ruhunu canlandırıyor…

1918 yılında Büyük Birleşme’ye ilişkin konseyin toplandığı ve birleşme kararının alındığı The Union Hall ve Union Museum, önümüzdeki sene gerçekleşecek 100. yıl kutlamalarına kadar yaklaşık 2,2 milyon Euro’luk bütçeyle restore edilecek…

FIJET Romanya Başkan Başkan Yardımcısı Gabriela Tigu ve FIJET Akademi Başkanı F. Sema Kutlu, Alba Iulia’da gösterdiği misafirperverlik ve desteklerinden ötürü 1 Aralık 1918 Üniversitesi Rektörü Daniel Breaz’a teşekkürlerini sundu…

FIJET Akademi ekibinin Alba Iulia’daki en keyifli anlarından biri de, tarihi kalenin etrafında gerçekleştirdikleri bisiklet turu oldu…

2007 yılında Lüksemburg ile birlikte Avrupa Kültür Başkenti seçilen ve Romanya’nın en önemli kültür merkezlerinden biri olan Sibiu, Avrupa’nın en huzurlu şehirleri sıralamasında ise ilk 10’da yer alıyor…

bethlen haller castle

16. yüzyılda inşa edilen tarihi Jidvei (Bethlen-Haller) Şatosu, 2000 yılına kadar özel mülk olarak kullanıldıktan sonra restorasyon çalışmalarının gerçekleştirilmesiyle birlikte şarapların tanıtımı, şarap tadım günleri, özel davetler gibi organizasyonlar için kullanılmaya başlanmış…

Uçsuz bucaksız üzüm bağları ile Romanya’nın en önemli şarap üretim bölgelerinden biri olan Jidvei kasabasında, FIJET ekibine şarabın bağdan şişeleme aşamasına kadar geçen süreci gösterildi…

Dinozor Jeoparkı Yöneticisi Cristian Ciobanu, FIJET ekibine ayrıntılı bilgilendirmede bulundu…

FIJET Akademi 2017 ekibinden Dinozor Jeoparkı hatırası…

Genç turizmciler, Romanya asıllı ünlü heykeltıraş Constantin Brancusi’nin doğduğu köy olan Hobita’da…

1876 yılında doğan Constantin Brancusi, önemli çalışmalarını Paris’te yaparak Fransız vatandaşlığına geçti, uluslararası modernizm akımının başta gelen heykeltıraşlarından biri olarak, geride 215 heykel ve 1.200 fotoğraf bıraktı…

Targu Jiu Belediye Başkan Yardımcısı Adrian Tudor, Turizm Danışma Merkezi’nde FIJET ekibine yaptığı açıklamada merkezlerinde bulunan kütüphane ve konferans odasının herkesin kullanımına açık olduğunu; belediye olarak ana stratejilerinin etkinlik ve kongre turizmi ile fuarlar, film festivalleri, Brancusi atölyeleri gibi aktiviteleri geliştirmek olduğunu söyledi…

Hateg kasabasındaki Ceru Bacainti Köyü’nü ziyaret eden FIJET ekibi, burada orijinalliğini hala koruyan taş evlerde hatıra fotoğrafı çektirmeyi ihmal etmedi…

Gorj Köy Müzesi

1975 yılında açılan Gorj Köy Müzesi’nde, 13 hektarlık alanda yöreye özgü geleneksel mimariyi yansıtan evler sergileniyor…

FIJET Romanya Başkanı Stefan Baciu; FIJET Romanya üyesi Madalina Nicolescu ve FIJET Bulgaristan üyesi Karina Toneva ile birlikte…

Pentagon’dan sonra dünyanın en büyük ikinci sivil yönetim binası, en pahalı yönetim binası ve en ağır binası gibi birçok dünya rekoruna sahip olan Parlamento Sarayı’nın toplantı salonlarından sadece biri…

FIJET ekibinden Parlamento Sarayı hatırası…

Çavuşevsku halkına seslensin diye yapılan balkondan halka ilk seslenen Michael Jackson olmuş, “Hello Bucharest” yerine “Hello Budapest” diyerek söze başlamasıyla büyük yankı uyandırmış…

Paris’tekine benzerliğiyle dikkat çeken Zafer Takı, Bükreş’in kuzey tarafındaki Kiseleff Caddesi üzerinde bulunuyor. Yapı, ilk olarak Romanya’nın 1878’de bağımsızlığını kazanmasının ardından yapılan törende askerlerin altından geçmesi için ahşaptan yapılmış. Kente gelen gezginlerin fotoğrafını çekebilmek için yoğun ilgi gösterdiği Zafer Takı, günümüzdeki şekline mimar Petre Antonescu’nun tasarımı kullanılarak getirilmiş…

1857’de kurulan Bükreş Carol Davila Tıp ve Eczacılık Üniversitesi, Romanya’da sağlık alanında kurulmuş olan en modern ve ilk kurum olarak dikkat çekiyor…

Osmanlı döneminde yapılan Manuk Bey Hanı, Bükreş’in simge yapılarından biri. Mimarisi Osmanlı hanlarından esinlenmiş. 1806 yılında başlayan Osmanlı-Rus savaşı, 1812 yılında Bükreş Antlaşması’nın bu handa imzalanması ile bitmiş. Bu da yapının tarihi önemini pekiştirmiş…

Hanı yaptıran Ermeni kökenli Manuk Bey, tarihimizin meşhur paşalarından Alemdar Mustafa Paşa’nın da çok yakın dostu olarak biliniyor…

Manuk Bey Hanı’nda öğle yemeği molası…

1559 yılında kurulan Saint Anthony Old Court Kilisesi, Bükreş’in en eski kilisesi…

Bükreş’te büstü yer alan Vlad Tepes, nam-ı diğer Dracula, Türklerin bildiği adıyla ise Kazıklı Voyvoda, 15. yüzyılda Eflak Beyliği’nin Prensi olarak düşmanlarını kazıklara çakarak işkenceyle öldürmesiyle tarihe geçti…

Romanya’nın başkenti Bükreş’te, ulusal kahramanlarının yanı sıra birçok yabancı devlet adamı ve kahramanın da büstü-heykeli bulunuyor. Bunlardan biri de, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk…

Stavropoleos Kilisesi

Stavropoleos Kilisesi, Bizans müziği konusunda Avrupa’nın en geniş arşivlerinden birisine sahip. Yapıda yıl içerisinde konser organizasyonları düzenleniyor…

1900 yılında eklektik mimarisinde yapılan bu görkemli yapı, günümüzde CEC Bankası’nın genel merkezi olarak kullanılıyor…

FIJET ekibinden Romanya Ulusal Tarih Müzesi hatırası…

1880 yılında kurulan Romanya Ulusal Bankası…

Romanya Ulusal Tiyatrosu Bükreş…

tourmag turizm dergisi

İLGİLİ HABERLER