Virüs Sonrası Gelecekteki Şirketim

Yazar Barbaros Kon

“Yeni Dünya Düzeninde Çevik Liderlerin Olduğu Çevik Şirketler Kazanacak…”

Coronavirüs, şirketlerimizde oluşabilecek 10 felaketten biriydi. Peki, biz diğer 9 felaketi şimdiden belirledik mi? Bunun için kriz senaryolarımızı hazırladık mı? Tabii ki HAYIR! İşte bu nedenle bu virüse de liderler olarak, şirketler olarak hazırlıksız yakalandık.

Aslında bize bu krizle korku kültürünü aşıladılar. 2040’taki yeni dünya düzenine hazırlamak adına hayatı yeniden formatlıyorlar; uzaktan çalışmayı, uzaktan eğitimi, deri üstüne hakim olan hükümetlere sağlığı bahane edip, bizlere chipler takarak deri altına da hakim olmayı, insan DNA’sı ile oynayarak üstün ırkı oluşturmayı, yapay zekayı kullanmayı, kağıt parasız hayatı, robotlarla çalışmayı, bencil bireyler olmayı, başkaldırmamayı, sistemleri yargılamamayı vb. öğrettikleri ve hazırladıkları bir ön test olarak görüyorum. Bu teste hazırlıklı mıydık, tabii ki yine HAYIR! Bunlara neden hazır değildik, neden ve niçin yapmadığımızı sorarak bir şey elde edemeyeceğimiz ve zaman kaybedemeyeceğimiz bir dönemdeyiz. O yüzden geleceğe odaklanmalıyız. Şirketler olarak yapmamız gereken, kendimize şu 4 soruyu sormak:

1. Bu krizden ne öğrendik?
2. Bundan sonra ne yapacağız?
3. Nasıl yapacağız?
4. Kim ve ne zaman yapacak? sorularını sormak ve eylem planlarına dökerek aksiyona geçmek. “Harekette bereket vardır” diye boşuna dememişler.

Bu fırtına dinecek ve bu illetten kurtulacağız. Ancak şimdi yukarıdaki sorulara vereceğimiz cevaplar ile yaptığımız seçimler, önümüzdeki yıllar boyunca şirketlerimizin ve kendimizin hayatlarını etkileyebilir. Kurumumuzu ve kendimizi tekrar tanımlamalıyız, mevcut durum ile ideal durum arasındaki farkı ortaya koymalıyız, mevcut ile ideal arasındaki farkı kapatacak, kurumumuza özel yol haritası oluşturmalıyız. Peki nasıl? Size basit bir formül vereceğim: “Çevik Şirket” olarak ve “Çevik Liderlik” yaparak!

“Çevik Şirketler”; hızlı, heyecanlı ve her an her şeye hazır halde yaşarlar. Dinamik çalışanları, tutkulu patronları, esnek yapıları ile hızlı karar alma, doğru işleri yaparak çabuk eyleme geçme, hızlı iş bitirme ve piyasadaki değişimi doğru okuyup, değişimlere anında tepki verebilme ve yanlışlarını mümkün olduğu kadar çabuk düzeltebilme yeteneğine sahip, yatay, akışkan ve müşteri odaklı organizasyonu olan şirketlere bizler Çevik Şirketler diyoruz.

“Ataletli Şirketler” ise yavaş çalışan, piyasadaki değişimin gerisinde kalmış, tutkusuz, umutsuz ve mutsuz, dedikoducu, geçmişe odaklı, iç politik oyunlara ve prosedürlere odaklı, bol bol sorun üreten, müşterilerine mazeretler sunan, katı, durağan, demotive, kendini tekrarlayan şirketlerdir. İşte bu krizin sonrası bu tip şirketler ne yazık ki elenecekler ve onlardan boşalan pazar payları çevik şirketler için fırsat olacak. Şunu unutmamak gerekiyor; bir şirketteki değişim hızı, kuruluş dışındaki değişim hızından düşükse, o kuruluşun sonu her zaman yakındır.

Barbaros Kon

İşte bu krizden sonra da yalın ve hızlı olmaya, çabuk karar almaya, esnek olmaya, müşterilerin gerçek ihtiyaçlarına odaklanmaya, katma değer yaratan ve pazara hızlı çıkabilen digital ürün ve hizmetler geliştirmeye ihtiyacımız var. Bunu ancak çevik şirket olursak başarabiliriz. Çünkü büyük resmi kaybetmeden yeni durumlara adapte olacak stratejik dinamizm, stratejik manevra kabiliyeti ile uyumlu atik bir yapı ve girişimci bir kültüre sahip olan çevik şirket, bu dinamik dengesi sayesinde ideallere ulaşabilir.

Şimdi, Coronavirüs sonrası geleceğinizi belirleyebilmek için şirketlerinizde kendinize bazı sorular sormalı ve cevap aramalısınız. Bunlar;

1. Şirketinizde oluşabilecek 10 önemli olay (salgın hastalık bunlardan sadece biri) ve bu olaylara yönelik kriz senaryoları neler?
2. Dünyada ve Türkiye’de Temmuz 2020 sonrası pazar nasıl olacak?
3. Sektörde pazarlama ve satış anlamında nasıl bir model kazanacak?
4. İş yapış tarzımızda yapay zekayı nasıl kullanacağız?
5. Ar-Ge ve Ür-Ge’yi fark yaratmak adına nasıl kullanacağız?
6. Hızlı ve esnek üretim/hizmet adına neleri farklı yapacağız?
7. Maliyetleri düşürerek, verimliliği artırarak kalitemizi nasıl arttıracağız?
8. Nihai ve ara stoklarımızı nasıl azaltacağız?
9. İsraf noktalarımızı nasıl yok edeceğiz?
10. Finansman giderlerimizi yönetmede önceliğimiz neler olacak?
11. Yetenekli personeli şirkete nasıl çekeceğiz ve nasıl elde tutacağız?
12. Önümüzdeki 6 aylık süreçte şirkette yapılacak alternatifli insan kaynakları politikamız ne olacak?

Yukarıdaki sorulara her ne kadar cevap bulsak da icraatta başarı ancak Çevik Şirket olmak ve bunu sağlayacak Çevik Lider olmak ile olur. Çünkü bu virüs liderliği de tekrar tanımladı. Değişkenliğin, belirsizliğin, karmaşıklığın ve muğlaklığın olduğu böyle bir ortamda değişime ayak uydurmanın artık bir seçenek değil, bir zorunluluk olduğunu kabul etmeliyiz. Tek boyutlu, yukarıdan aşağıya hiyerarşi içinde hareket eden organizasyonlar iş göremeyeceğinden, artık lider konumundaki kişinin tüm kararları verip, diğerlerinin onun dediklerini takip ettiği, klasik anlayışın hakim olduğu günler geride kaldı. Çevik bir çalışma ortamını besleyecek uygun iklimi yaratmak ve ekibin başarıya ulaşmasını sağlamak, geçmişteki liderlik modellerinden farklı, yeni liderlik becerileri gerektirmektedir.

Çevik Lider, büyük resmi gözden kaçırmaz. Yalnızca kurum içindeki gelişme ve trendleri değil, kurum dışındaki dünyayı ve gelişmeleri de takip eder. Belirsizlik ve öngörülemezlik durumlarında, stratejik karar alırken bu süreçte elde ettiği bilgilere başvurur. Çevik Lider önceliklerinin farkındadır. Konuya çok farklı perspektiflerden yaklaşır, ezbere çıkarım ve analizler yapmaz. Çevik bir lider olarak önceliği başkalarına hizmet etmektir. Onların daha sağlıklı ve daha iyi düşünen, ayakları üzerinde durabilen, daha özgür, ellerinden gelen en iyiyi ortaya koymalarını sağlayan bireylere dönüşmelerinde aktif rol oynar ve ortam yaratır. Çevik Lider farklı olanı ötekileştirmez, aksine onu kucaklar. Farklılığın çalışma ortamına getireceği zenginliğin farkındadır. Olmaz denilen şeyleri fırsat olarak görür ve nasıl olura odaklanır, harekete geçer. Çevik Lider, yetkilendirme ile güç ve otorite devri yapar. Sınırlar ve sorumluklar konusunda netlik sağladığı için ekibinin bu sınırlar içerisinde inisiyatif kullanmasını ve risk almasını destekler.

Çevik Lider katma değere odaklanırken, geleneksel liderler verilere ve metriklere güvenir. Çevik Lider, herkes için katma değer yaratmaya inanır. Çevik Lider, performans artışının çalışan ve müşteri bağlılığından geçtiğini bilir; bu nedenle onun için en önemli ölçütlerden biri, çalışanın iş yerindeki motivasyonu ve üretkenliği ile müşteri memnuniyetidir. İşte kriz sonrası geleceğe odaklanabilmek ve yukarıdaki soruların cevaplarını gerçekleştirebilmek için şirketlerimizin çevik liderlere ihtiyacı var.

Barbaros Kon

Coronavirüs, bir liderin hayatında karşılaşabileceği en büyük kriz olabilir. Çünkü ekonomik krizden farklı olarak, Maslow ihtiyaçlar hiyerarşisindeki “güvenliğin” en önemli ihtiyaç olduğu bir kriz var karşısında. İşte liderliği pozitif yönde dönüştürebilmek için bunu fırsat olarak kullanabilir. Büyük liderler bu zamanlarda insanları korku içinde olmaktan çıkarıp, amaçlar doğrultusunda hareket etmesini sağlar. Çünkü, Publilius Syrus’un dediği gibi; “Herkes deniz sakin olduğunda dümeni tutar.” Krizlerde ve kriz sonrası geleceği yönetecek Çevik Liderlerin sahip olması gereken yetkinlikleri aşağıda özetledim. Bunlar;

1. Duyguları kontrol ederek sakin kalmak
2. Olumlu zihinsel tutuma sahip olarak kendinden emin olmak
3. Korkulara rağmen cesaretli, arzulu, tutkulu olmak ve başkalarına ilham vermek
4. Sempatik değil, empatik olmak
5. Yaratıcı esnekliğe sahip olmak
6. Değerleri önemseyen yönlendirici vizyona sahip olmak
7. Kalbi, gözü ve kulağı ile empatik dinleyen ve ilişkileşen olmak
8. Sezgi gücü yüksek, aykırı stratejilerle harekete geçebilen olmak
9. Çalışanlara net, açık olmak ve şeffaf bir ortam yaratmak
10. İnsanlar için önemli olan şeyleri açıklamada basit olmak
11. Yetenekleri geliştirmek ve kişilerin yeteneklerini kullanacak ortamlar yaratmak

Sonuçta virüs nasıl ilerleyecek, ne kadar süre sosyal uzaklaşma yürürlükte kalacak kimse tam olarak bilmiyor. Ama bu süreç bir şekilde normalleşecek. İşte bu normalleşme sırasında ya da bundan sonra gelecek deprem, savaş, ekonomik bozulma vb. krizlere bir çevik şirketin yukarıdaki yetkinliklere sahip çevik liderleri olarak geleceğe eğer şimdiden harekete geçmezsek, gelecek gelmiş ve geçmiş olacak.

Güvende ve gelecekte çevik bir şekilde kalmanız dileğiyle…
Saygılarımla,

DR. BARBAROS KON
Humanica İnsan Kaynakları
Akdeniz Turizm Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi

tourmag turizm dergisi

İLGİLİ HABERLER